Hüseyin BOZKURT

Yeminli Mali Müşavir

huseyinbozkurt@firatymm.com

SÖZLEŞME VE ÖNEMİ

   Sözleşme; yalın şekliyle bir konuda birden fazla kişinin karşılıklı sözler vererek kişinin hak sahibi olduğu ya da taahhütlerde bulunduğu anlaşmadır.

Kelime anlamı ise karşılıklı sözler vermek olarak tanımlanabilir.

Sözleşme aynı zamanda bir plandır. O konuda verilen sözlerin; ne zaman, nasıl, nerede, ne kadar yerine getirebileceğini içerir. Dolayısıyla kişi o işin yapılış planını yapmış olur.

Öte yandan sözleşme, bir işin hukuki sürecini başlatmaya da yarar. Bir anlaşmazlık durumunda sözleşmemiz varsa yapacağımız hukuki takipleri de biliyoruz demektir. Dolayısıyla hukuki süreci başlatmanıza olanak verir. Sözleşme yok ise; hukuki süreç başlatmak zorlaşır. Duruma göre imkânsızlaşır.

Sözleşme, çatışmaların çıkmasını önler veya azaltır. Zira taraflar yapmaları gerekenler ile ne istediklerini bilirler. Bunların sınırları sözleşme ile çizilmiştir.

Sözleşme, bazen ödeme planımızı, bazen iş planımızı, bazen hayatımızı planlamayı ve plana göre yürütmememizi sağlar.

Hayatımızın her alanında sözleşme yapmak mümkündür ve gereklidir. Sözleşme genellikle yazılı olur. Sözlü de olabilir ancak yazılı yapılması gerekir.  “Akıl defter değil” atasözümüzü anımsarsak, sözlü şeyler kısa bir süre sonra unutulacağından uygulanması zordur.  Bazen taraflardan biri sözlerini unutur ya da unutmak isterse çatışmayı daha çok artırır. Çözüm yerine soruna sebep olur.

Sözleşme; açık, sade, tarafların o konudaki istek ve beklentilerini karşılayacak nitelikte olmalıdır. Bir konuda yapılacak işlerle ilgili nasıl, ne zaman, ne kadar, kim tarafından, hangi şartlarda, ne olarak nerede vb. soruların yanıtını içermelidir. Şahitlere imzalatılması sözleşmeyi güçlendirir. Ama zorunlu değildir.

Sözleşme gelişmiş toplumlarda ekmek su kadar gerekli hale gelmiştir. Globalleşen dünyada, her konuda artık sözleşmesiz iş yapmaktan söz edilemez. Sözleşme sadece karşıyı kontrol etmek ve ondan isteklerimizi yaptırmak için değil, bizim de edimlerimizi bilmemiz ve kendimizi de kontrol etmemizi sağlar. Sözleşme istemek, güvenmemek anlamına gelmez aksine karşıya güven verir.

Sonuç olarak; evlenmeden satışa, kiralamalardan çeşitli taahhütlere ve hayatın her alanında ileride sorun çıkmaması, çıkacak sorunların kolay çözülmesi zaman, para ve diğer kaynak israfını önlemek gibi faydalar sağlayan sözleşme, her alanda yapılmalıdır. Batı toplumları, sözleşmesiz adım bile atmıyorlar. Feodal toplumdan sanayi toplumuna geçişimiz ile bizim de ülke olarak sözleşmesiz bir hayat düşünmememiz gerekli hale gelmiştir.

Sözleşme, çok geniş bir konu olup, “ticari hayata yansımalarını ve sözleşme yönetimi nasıl olmalı” konularını gelecek yazılarımızda yazacağız. Çok çarpıcı örnekler vereceğiz. Her işletmenin, sözleşme yönetimi konusunda bilgi sahibi olması, bir sözleşme kültürü oluşturması ve bu konuda danışmanlık almasında fayda vardır. İşletmenin uzun süre yaşaması bile iyi bir ana sözleşme ile mümkündür. Haftaya bol sözleşmelerle başlamanız dileğiyle…

Kaynak: 12.06.2006 tarihli Gaziantep PUSULA gazetesinden alınmıştır.