Hüseyin BOZKURT
Yeminli Mali Müşavir
huseyinbozkurt@firatymm.com
YATIRIMCI CEZALANDIRILIYOR MU?
İlgilenenlerin bildiği üzere; Türk vergi sisteminde uygulanmakta olan yatırım indirimi istisnası 1.1.2006 dan itibaren kaldırılmıştır. Öte yandan eski yatırımlara istinaden indirilememiş yatırım indirimleri ile eski teşvik belgelerine veya devam eden yatırımlara istinaden 1.1.2006 dan itibaren yapılacak yatırımlar için eski hükümlere göre (2005 yılı mevzuatına göre) hesaplayacakları yatırım indirimini 2006,2007 ve 2008 yıllarında indirebilecekler. (GVK. Geçici 69 uncu maddesi) Yasa maddesi aşağıya aynen alınmıştır.
Madde No: Geçici Madde 69
(5479 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle eklenen geçici madde; Yürürlük: 1/1/2006 tarihinden geçerli olmak üzere 08.04.2006) Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri; 31/12/2005 tarihi itibarıyla mevcut olup, 2005 yılı kazançlarından indiremedikleri yatırım indirimi istisnası tutarları ile;
a) 24/4/2003 tarihinden önce yapılan müracaatlara istinaden düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 9/4/2003 tarihli ve 4842 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmadan önceki ek 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı maddeleri çerçevesinde başlanılmış yatırımları için belge kapsamında 1/1/2006 tarihinden sonra yapacakları yatırımları,
b) 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mülga 19 uncu maddesi kapsamında 1/1/2006 tarihinden önce başlanan yatırımlarla ilgili olarak, yatırımla iktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edip bu tarihten sonra yapılan yatırımları,
nedeniyle, 31/12/2005 tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre hesaplayacakları yatırım indirimi istisnası tutarlarını, yine bu tarihteki mevzuat hükümleri (vergi oranına ilişkin hükümler dahil) çerçevesinde sadece 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ait kazançlarından indirebilirler.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
Madde hükmüne göre yatırım indirimi ile ilgili vergi oranları da eski hükme göre uygulanacağı parantez içi hükmü olarak yer almıştır.
Gelir İdaresi Başkanlığı yayımladığı 7.8.2006 tarih ve yatırım indirimi-2 nolu sirküleri ile yukarıdaki esaslara göre yatırım indirimi uygulamak isteyenlerin 2006 yılı için 14.8.2006 tarihine kadar, izleyen 2 yıl da ise birinci geçici vergi beyanı ile dilekçe ile talepte bulunmaları gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca bu sirkülerde bu şekilde yatırım indiriminden faydalananların kurumlar vergisi oranının %30 uygulanacağı belirtilmiştir. Hatta VEDOP sisiteminde geçici vergi oranınında %30 uygulandığını duymaktayız.
Yasa hükmü çok açık yatırım indiriminin 3 yıl nasıl hesap edileceği, nasıl indirileceği belirtilmiş ve parantez içi hükmünde de vergilendirilmesinin de eski hükümlere göre olacağı belirtilmiştir. Yani yatırım indirimi 24.4.2003 öncesi teşvik belgesine dayanıyorsa %19.8 stopaj alınacağı, bu tarihten sonraki teşvik belgesine dayanan (GVK 19. mad. Göre) yatırım indirimlerinde de stopaj olmayacağı anlamı bulunmaktadır. Yasa maddesinde kurumlar vergisi ve geçici vergi oranı ile hiçbir ilgi ve alaka yoktur. Burada yatırım indirimi vergi oranları kastedilmiştir.
Her ne hikmetse Vergi oranlarının düşürülmeye çalışıldığı, yatırımların ve istihdamın teşvik edildiği, kayıt dışılığın kaldırılmasının amaçlandığı bir dönemde hiçbir yatırım yapmayan, istihdam yaratmayan kişi %20 vergi ödeyecek, yatırım yapan %30 oranından ödeyecek. Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı bu durum.
Kaldı ki yasa da olmayan bir vergi oranı sirkülerle geri getirilemez. Yasa ile getirilse bile Anayasa’ya aykırı olur. Yatırımcının diğer kişi ile aynı değil daha az ödemesi gerekirken daha fazla ödenmesi söz konusu olamaz. Devlet yatırım indirimini uygulatmak istemiyorsa kaldırır. Böyle hile şeriye yöntemi ile istisna uygulamasını anlamsız kılmaz. Bu işte bir yanlışlık vardır. Devlet hukuka uymak ve vatandaşının haklarını korumak zorundadır. Eşitlik ilkesine uymak zorundadır.
Şimdi eski hükümlere göre %19.8 stopaja tabi bir yatırım indirimi bulunan mükellef yatırım indirimi uygulanan kısma %19.8 (yaklaşık %20) vergi ödeyecek, öte taraftan kalan kurumlar vergisi matrahına da 530 vergi ödeyecek.
Bir örnek ile açıklarsak 100.000 YTL kârı olan bir yatırımcı ile aynı kâra sahip yatırımı olmayan başka mükellefin vergileri şöyle olacaktır. Yatırımcının 60.000 YTL 2003 öncesi yatırım indirimi olduğunu düşünelim.
Yatırımcı mükellef 60.000 YTL yatırım indirimi için %19.8 oranında 11.880 YTL stopaj ödeyecek. Kalan (100.000-60.000) 40.000 YTL üzerinden %30 oranında kurumlar vergisi (aynı zamanda geçici vergi) 12.000 YTL ödeyecek. Toplam vergi yükü 11.880+12.000= 23.880 YTL’dir.
Yatırımı olmayan mükellef 100.000 üzerinden normal %20 kurumlar vergisi olarak 20.000 YTL vergi ödeyecek.
Sirkülerin yanlışlığı şuradan belli. Aynı kârı elde eden yatırımcının vergi yükü 23.880 YTL, normal tacirin ki 20.000 YTL’dir. Böyle bir şey eşyanın tabiatına aykırıdır. Hatta Yatırımcı 20.000 den az ödemeli ki istihdam yarattığının,yatırım yaptığının semeresini görsün. Yoksa yatırım indirimi bir istisna değil, adeta eziyet olmaktadır. Sirküler yanlıştır. Vergilendirmenin ruhuna aykırıdır. Yasaya aykırıdır. Vergi oranı sirkülerle yükseltilemez.
Aynı konu geçen haftaki yazımıza konu olan kooperatiflerde kira stopajı oranı ile ilgili stopaj oranında da vardır. Bu yazımızda 5520 sayılı KV. Kanunun 1 nolu sirkülerini esas alarak Kooperatif gayrimenkullerinde kira stopajını sirküleri baz alarak %20 olması gerektiğini açıklamıştık ama bu sirkülerde kullanılan bir ifade yanlıştır bize göre. Şöyle ki;
5220/1 nolu sirkülerin 3 üncü ayrımının 2 inci paragrafında “Bu oran, 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinde belirlenen yasal sınır olan %20 oranındaki kurumlar vergisi oranının altında” cümlesinde 5520 sayılı Kanunun 15 inci maddesinde belirlenen yasal sınır olan %20 oranındaki cümlesinde 15 inci maddesinde %20 lik bir oran bulunmamaktadır. 15 inci maddede stopaj oranları mevcut ve bunlarda % 15’dir. Buna göre KVK’nun geçici 1 inci maddesine göre kooperatif gayrimenkullerinde eskiden uygulanan kira stopaj oranı (%22), %15 in üzerinde olduğu için bu oranı geçmemesi ve % 15 olarak uygulanması lazımdır.
Gelir İdaremizin her iki konuya da açıklık getirmesi varsa bir yanlış düzeltilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Uygulayıcılarında İdareye sorarak işlemlerini yapmalarını öneriyoruz. En sağlıklı bilgi İdareden alınır.
|