Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır,Mardin, Şırnak, Batman,Siirt,Kilis,Adıyaman’dan oluşan 9 il var. Bu illerimizin 2000 yılı sayım sonuçlarına göre nüfusu 6.608..619 kişidir. Bu sayı 1990 sayım sonuçlarına göre 5.157.160 kişi olarak karşımıza çıkmaktadır.10 yılda, bölge nüfusuna 1;.451.459 azalmıştır.
Bölgede hızlı bir nüfus artışı yeni doğumdan kaynaklıdır. Bu artış iyi kanalize edilmeli ve insanlar iyi eğitilmelidir.
GAP’la 30 yıl önce hatırlanan, bu gün ise her yönüyle cazibe merkezi haline gelen bölgemiz Dış ticaret, Tarım, Hayvancılık, Tekstil, Gıda üretimi, Turizm,Taşımacılık,Kültürel ve İnanç Turizmi gibi bir çok alanda gelişme göstermektedir.
Son 20 yılda, başta Gaziantep olmak üzere Ş.Urfa, Diyarbakır, Adıyaman ve Mardin illerinde bir çok sanayi tesisi faaliyete geçmiştir. Başta pamuk, iplik,halı,triko,dokuma, ev tekstili olmak üzere,her türlü gıda, makine, yan sanayi ve kısmen hizmet sektörü yatırımları yapılmıştır.
Bölgenin özellikle dağlık kesimleri küçük baş hayvancılığı açısından büyük bir potansiyele sahiptir. 1990 yıllarına kadar 2,5 milyonu bulan küçükbaş hayvanı ihracatı ile Ortadoğu pazarını elinde bulunduran bölgemiz, bu pazarı Avusturalya, ABD ve AB ülkelerine kaptırmıştır. Verilecek desteklerle bu pazar geri kazanılabilir.
Tarım açısından bölgemiz ayrı bir öneme sahiptir. 7,5 milyon hektar toplam yüzölçümünün 3,2 milyon hektarı ekilebilir tarıma elverişlidir. Bunun 2 milyon hektarı sulanabilir arazidir. Türkiye sulanabilir arazisinin %20;’si bu bölgededir. GAP ile birlikte Harran, Kızıltepe, Nusaybin, Ceylanpınar,Akçakale,Silvan,Batman gibi verimli ovalara yönelik sulama projeleri devam etmektedir. Sulama projeleri tamamlandığında çok büyük bir bitkisel üretim sağlanacaktır.
Organik tarım ve seracılık açısından gerekli şartlara sahip olan bölgemiz, başlayan birkaç proje ile umut vaat etmektedir. Şaraplık üzüm, fıstık,zeytin, badem gibi ürünler; Nizip, Birecik, Ş.Urfa’da dikilmeye ve zeytin yağı fabrikaları kurulmaya başlanmıştır. Sadece, 2006 yılında G.Antep yöresine 1.5 milyon zeytin fidesi dikildiği bilinmektedir. Büyük toprak sahipleri dönümlerce arazide bu ağaçları dikmeye başladı.
Turizm açısından da büyük bir öneme sahip olan bölgemiz; çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır ve yerleşimlerden tarih fışkırmaktadır. Bilinen 3.500’e yakın tarihi eser, Turizm Bakanlığı tescilleriyle saptanmıştır. Zeugma, Tilmen, Rumkale, Nemrut, İ.Halil ve Balıklıgöl, Harran Üniversitesi kalıntıları, Harran evleri, Eyüp peygamber, Şuayip yer altı şehri, Atatürk Barajı, Hasankeyf, Mardin, Midyat Süryani kiliseleri, Tarhi han, hamam, çeşmeler ve konaklar, Tillo, Malabadi, Veysel Karani gibi daha bir çok tarihi ve dini eserlere sahiptir.
Gerek Irak ve gerekse ortadoğuya açılan 6 kapının bu bölgede olması, bölgeyi ihracat ve transit ticaretin merkezi haline getirmiş, nakliye sektörünün önemini de arttırmıştır. D.Bakır, G.Antep ve Ş.Urfa havaalanı projeleri de bu bölgeye ayrı bir önem katmıştır. Bölgede büyük hastane, market, otel projeleri ise sürüyor.
Tüm bu olumlu gelişmelerin yanında, hizmet sektöründeki kaliteli personel eksikliği, süreci geciktirmektedir.
Bölge halkının sulu tarıma alıştırılması, bilinçli ekim yapılması ve desteklenmesi de gerekir. Köylünün köyünde tutulması açısından tarım ve hayvancılığa desteklenmelidir.
Ayrıca bölgede AB, UNDP, GAP idaresinin tarihi, kültürel, hayvancılık, girişimcilik ve eğitim alanında takdire değer bir çok projesi ve çalışmaları mevcuttur. Kamu kurumlarının da yetersiz ama güzel çalışmaları vardır.Bunlar geliştirilmeli, hızlı ve verimli hale getirilmelidir. Örneğin, yer altı suları yükselip köylüye zarar vermeden drenaj kanalları açılmalıydı.
Evet, bölgemiz nüfus, ekonomik,stratejik ve siyasi açıdan çok önemli bir noktada. Bölgeden toprak almaya çalışanlar her şeyin farkında ama, burada yaşayanlar ve sorumlularda onlar kadar bazı şeylerin farkında olmak zorundalar. Bunun için ele ele verip, yukarıda saydığımız değerlere sahip çıkıp bunları geliştirmek için çalışmalıyız.