Hüseyin BOZKURT
Yeminli Mali Müşavir
huseyinbozkurt@firatymm.com
KAYIT DIŞI, İYİ NİYET ve TURŞU
Merkezi hükümetin ve Gaziantep Vergi İdaresinin vergi kayıp ve kaçağı, kayıt dışı ekonomi ile mücadelede kararlı davrandıklarını ve bu konuda özveri ile çalışmalarını izliyoruz. Bu bağlamda vergi idaresinin mükellefe bakış açısında da değişmeler gözlemekteyiz. Mükellefe daha sevecen,uzlaşıcı,eğitici,inandırıcı,yaklaştırıcı ve sevdirici bir yaklaşımla gelinmesi gerektiği düşün-cesindeyim. Son yıllarda bu yönde büyük çalışmalar yapılmaktadır. Gaziantep’te de bu tür bir anla-yışın olduğunu görmek güzel bir duygu. Umarız bu gelişmeler tüm kadrolara aşılanır ve topyekün bir iyileşme sağlanır. Bu çalışmalara ışık tutan,emek veren ve çaba sarf eden Vergi İdaresini kutluyorum.
Öte yandan, bu çalışmalara en büyük desteği; kayıt içinde çalışan,vergisini ödeyen ve bunun içinde haksız rekabete uğrayan iyi niyetli mükelleflerin vermesi gerektiğini düşünüyorum. Fakat,Vergi İdaresinin de bu tür sadık vergi mükellefine farklı bir davranış sergilemesi gerektiğini, sergileniyorsa da daha geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Ülkemizde, son yıllarda %50’ler gibi yüksek oranlı kayıt dışı bir ekonomiden bahse-dilmektedir. Bu kadar kayıt dışı olan bir ekonomide % 100’ü kayıt içinde olan firma bulmak yada başka bir deyimle yasaları %100 uyguladığınızda yasalara göre eksiği olmayan bir firma bulmak im-kansızdır. Vergi İdaresinin bu konuda mükellefin iyi niyetli olup olmadığına bakmalıdır. Ayrıca, mükellefe bir bütün olarak bakarak küçük ve usule ilişkin hatalarını düzeltici, eğitici ve özendirici bir tavırla algılamalı ve karşılamalıdır. Ufak hatalarının yanında çok fazla iyi yönlerinin de görülmesi gerekir. Gaziantep vergi idaresi üst yönetimde bu düşüncenin %100 hakim olduğuna inanıyorum. Bu düşüncenin uygulayıcılara biraz daha aşılanması, kesinlikle iyi niyetli,az hatalı mükelleflerin,mali idareye fikren kazandırılması ve uygulamalara desteklerinin alınmasıyla kayıt dışı ile mücadele daha ivme kazanacaktır. Belki de bakış açısı demek lazım. Aynı pencereden dışarı bakan iki kişiden biri yoldaki çamuru, diğeri ise gökyüzündeki yıldızları görebilir. Hatta biri tek yıldızı görüp aynı yıldız ile uğra-şırken, diğeri yıldızları tamamını,saman yolunu, kutup yıldızını görüp bunları birlikte değerlendire-bilir. Önemli olan olaylara çözümsel ve gelişimsel bakmak. Sadece vergi değil, her alanda çok şey yapmamız gerekiyor. Gaziantep’te ve ülkemizde vergi idaresindeki bakış açılarının değişmesi sevindirici bir gelişmedir.
3-4 hafta önce gerçekleşen vergi haftası kutlamaları ile ilgili faaliyetlerde; bu bakış açısının yansıtıldığını ve gelecekte, kayıt içinde çalışan firmalara daha sevecen,yakın,samimi, sıcak ve dostça bakıldığını ve bakılacağını gözlemlemekteyim.
Ülke olarak, kayıt dışı ekonomiden kurtulmak için, toplumun tüm kesimlerinin kendini sorgulayarak, bu bilinci oluşturması ve uygulaması ile mümkün olacaktır. Bu düşüncede olan kişi ve kuruluşların da bu çalışmaya destek olması gerekir.Bireysel olarak, her alış verişimize belge almak, kurumsal olarak da firma faaliyetlerimizi kayıt içine alarak bu desteği sağlayabiliriz.
BU NE PEHRİZ…! BU NE TURŞU…!
Gerek merkezi mali idare ve gerekse Gaziantep özelinde olsun, vergi idaresi bir taraftan kayıt dışı ekonomi ile mücadele ederken, işletmelerin kayıt altına alınması ve kayıt dışı işlemlerin önlenmesi planlanırken, bir yandan da Belediyelerimiz tarafından adeta desteklenmektedir. Buna en iyi örnek; kayıt dışılığın kol gezdiği, sabit yada seyyar semt pazarları uygulamasıdır. Maliye Bakanlığı bir dizi önlem alırken,Belediyelerimiz semt pazarı yapma yarışındalar. BU NE PEHRİZ…! BU NE TURŞU…! Çok geri kalmış yörelerde veya küçük yerlerde olsa önemli değil diyeceğim ama şehrin,en lüks semtlerinde uzay çatılı pazarlar oluşturulmakta ve değişik adlarla yeni yeni yerler açılmaktadır. Kaldı ki,bu pazarlarda sadece taze sebze meyve gibi şeyler değil, başka şeylerde satılıyor. Bir çok çin malı üründe yerini almış durumda.Yalnız Gaziantep’te değil yurt genelinde böyle. Kaldı ki, çoğu pazarlarda ucuz değil. Açıldıkları semtin trafiğini alt üst edip, kazalara yol açıyorlar. En acısı da, milyarlarca para harcanarak açılan marketlerin,mağazaların ya üstünde ya yanında ya da civarında haksız rekabet yaratıyorlar.
Sonuç olarak; kurumsal anlamda firmalarımızı kayıt içine alarak ve bireysel olarak da yaşamımızda kayıt içi ekonomiyi düşünerek ve bunun gereklerini yerine getirerek, çocuklarımıza ve torunlarımıza, ancak bu şekilde daha iyi bir firma ve gelecek bırakabiliriz…
Kaynak: 03.04.2006 tarihli PUSULA gazetesi |